İdrak edilebilir şeylere yani hakikate yükselmek için duyularla kavranabilir şeyleri aşmayı başardığında zihin, insanın doğuştan sahip olduğu iç ışığa başvurur. Buradaki ilâhi ışık, duyularla algılamanın hiç payının olmadığı bir bilgi düzenine aittir. “Aristoteles’in bilim dilini ve Platon’un ideaları açımlayan vahiy dilini” konuşabilen Augustinus’un başardığı sentezi, yani idealar aracılığıyla zihnin aydınlanması öğretisini, Bonaventura da benimsemiştir. İki ayrı uç arasında merkez olan zihin, ...