“Derler ki, Şirin bir hakanın kızıydı. Hiç de değil. Bir halk kızıydı. İçinizden birinin kızıydı. Birinin yeğeni, birinin bacısı, birinin torunuydu. Güzeldi. Bir bakan, bir daha bakmadan edemezdi… Sevmek, sevilmek yalnız hakanların, şahların harcıymış gibi onu bizden ayırmak isterler. Başka bir yaratıkmış gibi anlatırlar. Oysa…”
Toplumca gerçekçi sanat anlayışıyla, yalın bir Türkçe ile eserler veren Köy Enstitülü ozan Talip Apaydın, bizleri yüzyıllardın anlatılarak daha da güçlenen Fe ...