İstediğiniz her yaşta dilekte bulunabilirsiniz. İster yaşlı bir adam ya da çocuk olun ister bir genç ya da “hayatının baharında” olan biri… Siparişlerimiz ve isteklerimiz çekim yasası sayesinde gerçekleşir. Ve ilginç bir şey: Başarı sınırlara ihtiyaç duymaz.Pierre Franckh daha iyi bir yaşam için kurallara uyarak isteklerinizi gerçekleştirebileceğinizi gösteriyor. Bu kitap; aşk ve ilişkiler, çocuklar ve aile, sağlık ve zindelik, kariyer, başarı ve servet, “çocuklar nasıl ister” ve alışılmadık istekler gibi k

1969 yılında Tokat`ın Zile ilçesi Karşıpınar Köyü`nde sekiz çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokulu bitirdikten sonra ailesine maddi destek amaçlı çalışmak için 1983`de İstanbul`da yaşayan dayısı ve yengesi tarafından İstanbul`a getirildi. Eğitimine dışarıdan devam ederek fabrika işçiliği dahil çeşitli sektörlerde çalıştı. 1989 yılında yaptığı ve 17 yıl süren evlilikten bir kız bir erkek çocuk annesidir.Çocuklarıyla birlikte İstanbul`da ikamet etmektedir.Küçüklüğünden beri şiir ve e

Küçük Ayı çok heyecanlı! İlk kez kendi odasında uyuyacak. Ama Ağabeyi olmadan Küçük Ayı'nın yeni odası biraz ürkütücü görünüyor. Garip gölgeler ve seslerle dolu ve Küçük Ayı onu YEMEK isteyen bir canavar olduğuna emin! Büyük Ayı " Şapsal Küçük Ayı," diye kıkırdıyor. Ne de olsa canavar diye bir şey yoktur. Yoksa var mıdır?

Rüzgarlı, esintili bir günde tüm çamaşırlar uçar. Çoraplar ve yelekler, yün bir bere ve en kötüsü de Charlie'nin Süper Kahraman Donu! Charlie donunu bulmak için dünyayı dolaşıp maceraya koşar. Çizgili gömlekli ve kravatlı bir aslanla tanışır, erkek kardeşi Ben'in pijamalarını giyen lamalarla karşılaşır.Ama Charlie'nin Süper Kahraman Donu acaba KİMDEDİR?

Kitap altı bölümden oluşmaktadır. Bölüm 1`de betonun yerinde dayanımını belirtmek amacıyla var olan yöntemler kısaca tanıtılmakta ve bunlar arasında en güvenilir yöntemin `karot alma` olduğu belirtilmektedir. Bölüm 2`de karot alma ve karot üzerinde yapılan deneyler tanıtılmaktadır. Bölüm 3`de karot dayanımına etki eden ana faktörler belirli bir ayrıntı içinde incelenmiştir. Bölüm 4`de karot dayanımları değerlendirilmekte ve uluslararası literatürde betonun yerinde ve dayanımının saptanmasında kullanılan The

Modern şiirin tarihi, kendini bir söylem olarak diğer söylemlerin ağırlığından arındırmasının tarihi olarak da okunabilir. Yüzyıllarca politikanın, tarihsel ve sosyal olayların, felsefenin ve gündelik hayatın ifade edildiği bir retorik zeminden modern şiire evrim, öncelikle Dil ve söylem bakımından bir kopuşmayı öngerektirmiştir.Günümüz Türk şiirinin usta şairi Metin Cengiz, çeşitli başlıklar altında sürdürdüğü şiir kuramı çalışmalarının çok önemli bir halkasını okura sunduğu bu kitapla: Hem modern şiirin D

Aynur Karamanlı Cihangir`de doğup büyümüş bir şair. Cihangir`in seçkin, burjuva ve özgür havası, Beyoğlu`nun kozmopolit düşüncesiyle onda derin izler bırakmış. Sanat ve şiir bu alt yapının açığa çıktığı zemin olmakta gecikmemiş. Ve Cihangir`in özgür havası ile Beyoğlu`nun kozmopolit yapısı onun şiir anlayışını oluşturmuş: hiçbir yapının, birikimin, geleneğin etkileyemediği, sahici ve lirik bir şiir. Söz nasıl geliyorsa içinden o şekilde, çağrışımlarla yazmayı tercih etmiş. Şair hayallerini, izlenimlerini sö

Büyük şehirlerin özellikle İstanbul gibi metropollerin en büyük özelliği insanın toplumdan soyutlanıp yalnızlaşması, topluma yabancılaşmasıdır. Metropol insanı vatandaşlık bağı üzerinden toplumla varsayımsal ve uzlaşımsal bir bütünlüğü olduğu düşünülen modern toplumun bireylerinin kişiliğine ek olarak atomlarına ayrılıp parçalandığı bir kişilik edinir. Metropolün bu kendine özgü insan tipi modern toplumların kişiliğini oluşturan varsayımsal ve uzlaşımsal vatandaşlık kimliğini sorgulaması, ve bu kişiliğe de

Aynur Karamanlı Cihangir`de doğup büyümüş bir şair. Cihangir`in seçkin, burjuva ve özgür havası, Beyoğlu`nun kozmopolit düşüncesiyle onda derin izler bırakmış. Sanat ve şiir bu alt yapının açığa çıktığı zemin olmakta gecikmemiş. Ve Cihangir`in özgür havası ile Beyoğlu`nun kozmopolit yapısı onun şiir anlayışını oluşturmuş: hiçbir yapının, birikimin, geleneğin etkileyemediği, sahici ve lirik bir şiir. Söz nasıl geliyorsa içinden o şekilde, çağrışımlarla yazmayı tercih etmiş. Şair hayallerini, izlenimlerini sö

Bülent Kenan Kocatürk Yokluğunun Sesi adlı bütünlüklü şiirinde aşkı, mutluluk, varoluş, ayrılık gibi kavramlar dolayımında şiirleştirmiş. Ünlü Fransız şairi Aragon'un "Mutlu aşk yoktur" dizesine gönderme olarak aşkın insanları mutlu kıldığı varsayımından hareketle şiirinin düşünsel zeminini oluşturmuş. Böyle olunca "Mutlu aşk yoktur", "Mutlu ayrılık yoktur" düşüncesine bırakmış yerini. Sonucun teselli edici "Bir gün mutlaka görüşelim" önerisi olması ise ilginç. Her okurun kendine göre sonuçlar çıkaracağı bu

Lali`nin şiirinde bizi asıl ilgilendiren günlük yaşamdan hayatı derinliğine kavrayan bir şiire ulaşabilmek meselesidir. İslam medeniyetinde tasavvuf felsefesi zaten şaire bu derinliği kültürel olarak vermektedir. Modern anlayış ise bir ideolojiye, bir dünya görüşüne tabi bir algıyla değil hayatın bizzat deneyimlenerek şiir olarak ifadesini buyurmaktadır.Lali Tsipi Michaeli`nin İlya`nın Ağıtları (orijinal dilinde Papa, yani bizim dilimizde Baba) ise bir şair personanın babasıyla olan ilişkisini bir dönemi te

Bir gün Koyomi Araragi, Hitagi Senjogahara adlı kızı havada yakalar. Evet, onun vücudunun ağırlığı yoktu. Bir “yengeçle” karşılaşmış ve o yengeç onun ağırlığını alıp götürmüştü. Bakemono, en başından beri oradaydı. Her zaman, her yerde... Esrarengiz olaylar başlıyor! Başlıyor! Başlıyor! Ortaya çıkan yeni bir !