Şiir ve Hikmet isimli elinizdeki bu kitap, sûfî şairin hikmet kavramına yüklediği anlamın serüvenini hikâye etme niyetinde değildir. Belki yeri geldikçe bu hikâyeye de yer verilecektir; ancak burada daha ziyade hikmet penceresinden sûfî şairin eserine "nazar" edilecektir. Daha doğrusu bu kitap son yıllarda, işaret edilen "nazar"la okunan sûfî şairin eserlerinden mülhem yazılan makaleler ve hazırlanan tebliğlerden oluşmaktadır. Birbirinden bağımsız metinlerin ortak noktası "hikmet"tir. Esasen dörtbeş yıl önce tasnif edilen, fakat bir türlü neşir safhasına gelemeyen kitap, son dört yılda yapılan bazı konuşmaların da değerlendirilmesiyle üç bölüm hâlinde okuyucusuyla buluşacak kıvama gelmiştir. Birinci bölümde, tasavvufî şiirin "kökler"ine inerek şiir muhitlerine işaret eden makaleler derlenmiş; ikinci bölümde şiire mahiyet kazandıran öz, yani "mânâ"ya dikkat çekerek şiir-hikmet ilişkisini irdeleyen makalelere yer verilmiş ve üçüncü bölümde ise, sözün demlendiği mekân yani şairlerin yetiştiği şehirler gündeme alınmıştır. Böylece muhit, mânâ ve şehir üçgeni içinde şiir ve hikmet kavramları bağımsız makaleler düzeyinde inceleme konusu edilmiştir.