Merhaba, ben Ebülhayr Rûmî!
Edirne medresesinden,
Mütevazı bir müderrisim.
Cem Sultan, Sarı Saltuk Baba’yı araştırma görevini,
Bana emretmese, tek bir dikili ağacım olmayacaktı.
Hayırlı işim kalmamış, ahiretim yanmıştı.
Adımı sanımı kimse bilmeyecek, söylemeyecekti.
Sen Sarı Saltuk Baba’yı okumaya başlamasan,
Seninle tanışmayacaktık.
Yüzyıllar sonra seninle şu anda başlayacağımız yolculuk,
Cem Sultan’ın gayreti sayesinde hayat buldu.
Sarı Saltuk Baba’yı takip edeceğimiz yolculuğa çıkmadan önce,
Ben Cem Sultan’ı Babadağ’a, Sarı Saltuk Türbesi’ne götüreyim.
Sen de hazırlan, üzerini sıkı kuşan,
Sağlam çarıklar giy ayağına.
Yemeden içmeden yana tedirgin olma.
Cem Sultan saraydan çıkarken,
Yedi yıl yetecek kadar yiyecek,
Altın ve gümüş ihsan etmiş,
Biz ve geride kalacak ailelerimiz için.
Bir senin için, bir de benim için;
İkişer muhteşem küheylan ısmarlamış.
Dinlendire dinlendire, terletmeden, zahmet vermeden,
Sıra sıra bineriz atlarımıza.
Gezeriz dört bir âlemi.
Denizlerin altında, göklerin üzerinde,
Hele Kafdağı’nın ardında nice temaşa var…
Menuncer, yani cinler padişahı,
Hazret-i Hızır, Hazret-i İlyas Peygamber de orada…
Su üstünde yürüyüp yer altında sohbete duracağız!
Devamı
Format |
:Kitap |
Barkod |
:9786254087844 |
Yayın Tarihi |
:2024-12-09 |
Yayın Dili |
:Türkçe |
Orjinal Adı |
:Sarı Saltuk 1 ; Ehl-i Beyt |
Baskı Sayısı |
:1.Baskı |
Sayfa Sayısı |
:136 |
Kapak |
:Karton |
Kağıt |
:Kitap Kağıdı |
Boyut |
:135 X 210 |