Jack London, kendi yaşam öyküsünü anlattığı kitabında çok küçük yaşlarda alkolle tanıştığından, nefret etmesine rağmen onun esiri olmaktan kurtulamadığından bahseder. Yaşadığı yerde içkinin yasaklanmasını hem gençler için hem de alkolik adamların eziyetini çeken kadınlar için istemiştir. Kadınların çocukları için mücadele edebileceğini düşündüğü için de oy kullanma haklarının olması gerektiğini savunur. Her ne kadar kendisinin bir alkolik olmadığını, hiç bir zaman kendini kaybetmediğini söylese de hayatından çıkaramamış olması da bağımlı olduğunun kanıtıdır. Jack London’un anılarını ve alkolün hayatındaki yeri ve etkilerini anlattığı bu kitabını okuduktan sonra onu daha iyi anlayacak ve tanıyacaksınız.