Ahmet geçen yaz keşfettiği yeni dünyayı arkasında bırakarak sıkıcı hayatına geri dönmüştür. Ancak gizli kapıyı, onun arkasındaki gizemli, heyecanlı dünyayı aklından çıkaramamaktadır. Ne yapar eder ve 15 tatilde gizli kapının bulunduğu, babaannesinin yaşadığı kente gitmeyi başarır. Sonunda arkadaşlarını tekrar görecek ve belki de kafasındaki Sinan Beyle ilgili soruları cevaplayabilecektir. Ancak hiç hesapta olmayan bir şey olur; bir süredir onu rahatsız eden kolundaki ağrıların ve acıyla kıvranmasına neden olan krampların sıradan bir konu olmadığını, bir lanetten kaynaklandığını öğrenir. Evet, bildiğiniz lanet! Bir taşlaşma büyüsü. Ahmet giderek taşlaşmaktadır ve derdinin tek dermanı nerede olduğu bilinmeyen bir lambadadır: KERAMET LAMBASI


Dizinin bu ikinci kitabında kurgunun başkişisi Ahmet'e yeni kahramanlar eşlik ediyor. Özenle çizilmiş karakterler yerli masallardan, efsanelerden fırlayıp önümüze, gönlümüze geliyor. Burcu Ünsal geçmişle bugünü, fantazi ile gerçeği başarılı bir şekilde harmanlayıp keyişi bir kurgu koyuyor önümüze. Bizi kahramanla birlikte gerçeği arayış yolculuğuna çıkarıyor. Şimdi ne olacak sorusunu bir an bile aklımızdan çıkaramamamızı sağlayan muzip kalemiyle her fırsatta bizi gıdıklıyor...