Anadolu-Kafkasya-İran üçgenindeki stratejik bir mevkide yer alan Erzurum, aynı zamanda Dünya'nın doğusu ile batısını birbirine bağlayan tarihî İpekyolu'nun güzergâhında bulunuyordu. Hindistan ve Türkistan taraflarından gelip İran ve Kafkasya üzerinden Anadolu'ya giren ticaret yolları sayesinde Erzurum, önemli bir toplama ve aktarma merkeziydi. Bilhassa Tebriz ve Tiflis'ten kalkan deve kervanları Anadolu'ya doğru ilerlerken, asırlar boyunca Erzurum'da konaklamışlardı. Bu ticaret yolları, Erzurum üzerinden Orta Anadolu, Diyarbakır, Irak, Suriye ve Akdeniz kıyılarına veya Trabzon'a doğru devam ederek Karadeniz kıyılarına ulaşıyordu.

Tarih boyunca doğu ile batı arasında ticaret mallarını ve aynı zamanda farklı kültür ve medeniyet unsurlarını taşıyan bu yollar, Erzurum'un sosyal ve iktisadî hayatına çok şeyler katmıştır. Elinizdeki kitap, işte bu sosyal ve iktisadî zenginliğin önemli bir göstergesi olan Erzurum çarşılarını ele almaktadır. Asırlar boyunca canlı birer alışveriş merkezi ve üretim mekânı olarak karşımıza çıkan çarşıların yanı sıra, bu çarşıları bütünleyen imalathaneler, hanlar ve diğer unsurlar da kitapta anlatılmıştır. Yine çarşılardaki düzen ve işleyişi sağlayan ve özü ahiliğe dayanan esnaf teşkilatı; çarşılara altyapı hizmeti sunan vakıflar ve daha pek çok konu ayrıntılı olarak incelenmiştir.