Şüko;
Aynı okullarda okumuş, aynı mahallede büyümüş, çocukluğumuz aynı yerlerde geçmiş olmasına rağmen o kadar geç tanıdım ki kendisini, ona “Şüko” denildiğini bile bilmiyordum, ta ki benden, yazdığı romanı için bazı konularda destek isteyene kadar…
Böylesine sıra dışı bir karakter ve bir o kadar da naif, yazdıklarını okudukça da, şaşırtacak bir derinliği olduğunu fark etmek zor olmadı benim için. Her satırında, romanın içine daha da çekildim ve neredeyse bir sonraki bölümü bekler buldum kendimi. Kitabı eline alan herkes, özellikle de olayların geçtiği yerlerde yaşamış olanlar, yeniden o günlere gidecek; kâh duygulanarak, kâh eğlenerek, kâh acıkarak ki, bende aynen böyle bir etki bıraktı…
Betimlemeleri ve metaforlarıyla renk kattığı bu ilk romanında, okuyucularına keyifli bir yolculuk yaptırıyor sevgili Şüko… Macerayla başlayıp, bir koşuşturmayla devam eden roman, birdenbire aşkın derinliklerinde zirve yapıyor ve sizi serseme çeviriyor. Her konuya ustaca değinerek, ufak dokunuşlar yaptığı bölümler, yer yer sizi heyecanlandıracak, yeri gelecek, kendinizden bir parça bulacaksınız ve bir solukta bitirmek isteyeceksiniz.
Dediğim gibi, ben kendisini bu romanda tanıdım ve oradaki karakteri sevdim. Keyifle okuyacağınızı umuyorum.
Kalemine sağlık.
AYSUN EYÜBOĞLU