“Memleket, bahçe içinde, kırık dökük ama temiz ve tertipli, kireç boyalı, duvarlarına kızartmayla tüp gaz kokusu sinmiş tek katlı bir evdi… Uzun hem de çok uzun bir yolculuğun sonunda varılan vatan toprağı, sayısı şuncacık evi güçbela dolduracak kadar olan birkaç güler yüzlü, sevinçli insandı.”
Mahir Ünsal Eriş ta ilk öykülerinden bildiğimiz şehirlere, tanıdığımız insanlara geri dönüyor, başka bir ifadeyle, gurbetten kendi topraklarına... 1980 yazında Almanya’dan “memleket”e gelen bir ...