Sözlü kültürün hâkim olduğu toplumlarda bir anlatının isnat edildiği kişilerin kimler olduğu veya içeriğinin gerçekliği, yazılı kültürdeki kadar önem arz etmemiştir. Sözlü kültürün muhatapları açısından önemli olan, o anlatının işlevi ve değeridir. Bu durum kuşkusuz dini metinlerin özellikle de Yahudi Kutsal Kitabı’nın oluşum süreci için de geçerlidir. Bu nedenle yazılı kültürün etkisini sürdürdüğü Orta Çağ’ın sonuna dek Kutsal Kitap’ın içeriği ve yazarı konusunda birtakım kuşkular dile getirilm ...