"Benim de bir karım vardı. Bir Macar kızıydı. Onun üzerine hiç evlenmedim. Öldü, ama geride
küçük bir kızım kaldı..." Kapalı kirpiklerinin arasından gözyaşı parıldıyor gibiydi. "Onu evine
götür László Babocsai, annenin yanına götür. Bu serhatlarda kalıp ömrü heder olmasın...
Eve götür onu, yetiştirin..."
Beş Türk yiğidi Macar grubunun önünde durdu... Macarlar külahlarını sallayarak Türklere yer açıyor, onlarsa Macar yiğitlerin huzursuz atlarını hayranlıkla izliyorlardı ...