Hissedilen ne lodos sıcağıydı ne de kavurucu bir sıcak; yalnızca sıcaktı. Sanki esintiye, kenar mahallelerin sararmış duvarlarına, çimenlere, el arabalarına, kapılarında yolcuların üzüm taneleri gibi üst üste yığıldığı otobüslere bir kat boya sürülmüştü: Şimdiki ve geçmişteki tüm yaz gecelerinin neşesi ve sefaletini taşıyan bir kat boya.
Ebedî şehir Roma’nın tozlu ve yıkık kenar mahallelerinde yetişen, kimsesizlik ve yoklukla sınanan, öfkeyle büyüyen ve beslenen Caciotta, Lenzetta, Begalon ...