Zamanın dev bir mezarlığa dönüştüğü çağlarda anılarının ardına düşen Endülüslü bir seyyah, belleğini tazelemenin çarelerini arar. Yolu Belensiye’den Mısır’a, Kızıldeniz’den Beytü’l Cin Adası’na uzanırken hikâye de peşine binlerce yılın efsununu takıp liman kentlerinden çöl geçitlerine, kadim kalelerden varlığından kimsenin haberdar olmadığı esrarengiz topraklara uğrayarak onu izler.
Günlerin Bin Yıllık Mezarı, tarihsel gerçeklik ile efsanevi olanın arasındaki ince çizgide; bu ...