Fârâbî, İbn Sînâ ve İbn Rüşd'ün felsefi sistemlerinde faal akıl devasa bir rol oynar. Ortaçağ'ın
Müslüman ve Yahudi düşünürlerinin çoğu gibi üç filozof da faal aklın insan nefsini aşan ve gayr-ı
cismani hiyerarşide muayyen bir yer işgal eden gayr-ı cismani bir cevher olduğundan kuşku duymadılar.
Her birinin anlayışına göre faal akıl, insan aklını, düşünme kuvvesine sahip olduğu halden fiilen düşünür
olduğu hâle ulaştırır. Her bir filozof faal aklın bu vazifeyi nasıl ifa ettiğ ...