Şimdi bu neyin ağlayıp sızlanışıydı böyle? Ya bu yorgun kollar arasındaki beyaz meftun, o da kimin nesiydi? Yağmur tüm şiddetiyle üzerlerine yağıyordu. Kefenden sular sızıyordu. Mezarda sular birikmişti. Acaba göl mü sanmıştı kendini? Neydi göğün bu feryadı? Evladını yitiren ana mıydı, sevdasını askere yollayan sıla mıydı? Tıpkı annesine ağladığı gibi ağlıyordu gökyüzü. Eller, toprak taşıyordu mezara. Her dosttan bir avuç toprak… Sevenlerin elleriyle kapanıyordu o çukur. İki mezar taşı… Biri baş ...