Bilmem! Yani hiçbir şey bilmiyorum. Adım, sanım, ünvanım; var mıyım, yok muyum? Gerçek miyim, insan mıyım, tanrıça mıyım ya da zebani? Tek bildiğim, İris. Adım İris. Şu ayağımın altında kayan kahverengi toprak, acaba Hades’in yaşadığı yeraltı mağarasından mı? Şu omuzlarıma dökülen sarı, kıvırcık saçlar, eğreti! Zihnimde çığlık çığlığa bağıran bir ses, Elektra! Susmuyor.
“Kızım, ben annen Elektra. Sen; yedi renkli güzel sanat eserinin tanrıçası. Okyanusun gökyüzündeki temsilcisi. Sen İris, g ...