Öyküsünün hissettiren bir anlatı olduğunu okur/un/a anlatan öyküler birikimini sunuyor bize Demet Çaltepe. Saflık, duruluk, arınmışlık duygusuyla birlikte; dildeki saydamlık onun öyküsünün başat öğesi olarak da karşımıza çıkıyor.
Kısa anlara, tüketilemeyen zamanlara, sığlaştırılan duygulara dönük bakışında insanın tedirgin sevinçleri, tükenmeyen umutları var. Deyim yerindeyse hisli, bir o kadar da düşünceli bir anlatıcıyla karşı karşıyayız.
Dilde, düşte, düşüncede var olan anlatı gelen ...